18 Ocak 2016 Pazartesi

GÖRME ENGELLİLER FUTSAL HEYECANI ALANYADA BAŞLADI

Türkiye görme engeliler futsal  (bir görme) 1. Lig 2. Devre futsal müsabakaları  Alanya da devam ediyor. Türkiye’nin bir çok ilinden katılımın yaşandığı müsabakada takımlar kıyasıya mücadele etti.4 aralıkta başlayan müsabakalar Alanya Atatürk spor salonunda  gerçekleşiyor.devam eden müsabakalarda bursa nilüfer belediyesi  GESK Çankaya belediyesi ,GESK  Eskişehir belediyesi GESK  timsahlar GESK  mücadele edecek. Tüm maçlar tamamlandıktan sonra  kazanan takımlara yapılacak ödül töreninin ardından ödülleri dağıtılacak.
ENGELSİZ  KENT ALANYA YA YAKIŞAN BİR ORGANİZASYON

Türkiye görme engelliler futsal müsabakaları başlangıç töreninde açıklama yapan Alanya belediye başkanı Adem murat yücel : engelsiz kent olan  Alanyamıza yakışır bir organizasyon gerçekleştiriyoruz  dedi .görme engelli futbolcularımız hem engelleri ile hem de birbirleri ile kıyasıya mücadele ediyor.tüm futbolcularımızı bu mücadelelerinden dolayı tebrik ediyorum. Yaşanacak final heyecanına tüm halkımızı davet ediyorum. Diye konuştu.



17 Ocak 2016 Pazar

KILIÇLAR ALANYADA ÇEKİLDİ

Türkiye eskrim federasyonu tarafından Alanya belediyesinin ev sahipliği ile düzenlenecek olan ‘’süper minikler açık epe turnuvası müsabakaları ile başlıyor.
Atatürk Spor Salonu’nda Cumartesi ve Pazar günü gerçekleştirilecek turnuvada 156 eskrimci mücadele edecek. Müsabakaların birinci gününde Süper Minik Erkek-Bayan Epe Müsabakaları oynanacak. Saat 09.30 da başlayan müsabaka saat 16.00 da ödül töreni ile sona erecek. İkinci ve son gün ise Minik Erkek-Bayan Epe Müsabakaları yapılacak. Pazar günü ödül töreni saat 17.00 da gerçekleştirilecek.
Alanya Belediyesi Spor Müdürü Levent Uğur, “Bu hafta sonu Alanya’mızda minik sporcularımızın kıyasıya mücadelelerine ortak olacağız. Turnuva iki günde de saat 09.30 da başlıyor. Tüm vatandaşlarımızı Süper minikler-Minikler Açık Epe Turnuvası’na bekliyoruz.” dedi.

Türkiye eskrim federasyonu tarafından Alanya belediyesinin ev sahipliği ile düzenlenecek olan ‘’süper minikler açık epe turnuvası müsabakaları ile başlıyor.

13 Ocak 2016 Çarşamba

HURMA PARKI’NIN BASKETBOL SAHASI SOKAKTAN BETER

Konyaaltı ilçesinin Hurma Mahallesi’ne bağlı bulunan Hurma Parkı, sahip olduğu koşu parkuru ve bulunması artık bir standart hâline gelen kondisyon aletleriyle her yaştan sporsever bölge insanının uğrak noktası olmuş durumda. Geçtiğimiz yıl muhtarlık binasının da taşındığı park, ne var ki sahip olduğu basketbol alanıyla hiç de sporsever bir görüntü çizmiyor.
12 Ocak 2016


Söz konusu bu alanın zemini bir buçuk seneyi aşkın bir süredir “beton”dan ibaret. Alanın bu durumu, parka gelen basketbol sever kitleyi kendinden uzaklaştırmış durumda olsa da, sorunun yalnızca bu olduğunu söylemek iyimser bir yaklaşımdan öteye gitmiyor. Hâli hazırda 6 ile 15 yaş arasındaki çocuklar tarafından daha çok bir “futbol mabedi”ne çevrilen alanın beton zemini, sporun doğası gereği oluşabilecek sakatlanmalarda çok ciddi bir tehdit oluşturuyor.

2014 Yerel Seçimleri’nden kısa bir süre evvel, belediye ekiplerince yapılan zemindeki yenileme çalışması, kısa süre içerisinde parçalanmış ve bütünüyle söktürülmek durumunda kalmıştı. O günden bu yana deyim yerindeyse kaderine bırakılan alanın düzelmesi için ise maalesef başka bir yerel seçime ihtiyaç var gibi duruyor.


Bölgedeki bazı parklarda da durum çok farklı değil gibi görünüyor. Elbette Hurma Parkı’ndaki berbat görüntüden söz edilemeyecek olsa da, aşağıdaki fotoğraflar ilgisizliği kanıtlar nitelikte;

 Gazeteci N. Sevgi Taner Parkı'nda bulunan basketbol alanından bir görünüm.

Bedriye Bileydi İlkokulu'nun bitişiğindeki basketbol sahası da benzer bir durumda.


HABER: Gökhan GÜNÜÇ

4 Ocak 2016 Pazartesi

FORMULA 1’DE 2015 SEZONU

Formula 1’de 2015 sezonu geride kalırken, Mercedes topladığı 703 puanla en yakın rakibi Ferrari’ye 275 puan fark atarak takımlar şampiyonluğunda ipi göğüsledi. Mercedes pilotu Lewis Hamilton ise takım arkadaşı Nico Rosberg’in üstünde zafere ulaştı.
 
MERCEDES ZORLAMADI

Mercedes yine bildiğimiz gibiydi. Yetenekli ama istikrarsız pilot Lewis Hamilton’a üçüncü dünya şampiyonluğunu kazandırdı. Uzun virajlarda dahi yağ gibi akan araçlar aerodinamik açıdan ne kadar önde olduklarının net ispatı gibiydi. Güçlü motorlarına rağmen ciddi dayanıklılık problemi yaşamadılar, çoğu yarışta araçları zorlamadılar bile. İşin acı tarafı, gerçekten de tur başına 2 sn. saklama ihtimalleri şehir efsanesi olma ihtimalinden daha fazlaydı.



 FERRARI KAZANMAYI HATIRLIYOR

Ferrari sezona ciddi bir revizyonla başladı. Arrivabane’nin teknik kadroya dönüşüyle toparlanmış gibi görünen takımda, Maurizio’nun etkisini esas önümüzdeki sezon göreceğiz. Zira, Arrivabane göreve geldiğinde, eski takım patronu Mattiacci bu sezonun aracı geliştiriliyordu bile. Bunun dışında 4 defa Dünya şampiyonluğu bulunan Vettel’i transfer etmeleri de yaşadıkları kabuk değişiminin bir başka yüzüydü. Ferrari geçen sezona nazaran daha hızlıydı, ki aldıkları 3 yarış galibiyeti bunu kanıtlar nitelikteydi. Vettel kazanmayı unutan takım için biçilmiş kaftan olduğunu ispatladı. Efsanevi pilot Raikkonen ise sezonu hayal kırıklıklarıyla sonlandırdı. Yarış içinde çok süratli ve atak ancak ne var ki, tek tur atmayı öğrenemediği sürece yarış galibiyeti alabilmesi söz konusu değil. Yine de birçoklarının artık son sezonu gözüyle baktığı bu sezonun, belki de en güzel haberi Ferrari yönetiminin kullandığı +1 yıllık opsiyonu oldu. Gelecek sezonun merakla beklenen hikâyesi olacak Kimi’nin son tangosu.

RED BULL, KANATLANDIRMADI

Red Bull sezon boyunca, Renault motorundan şikayet etti durdu. Hatta üstü kapalı spordan çekilebileceklerini dahi dillendirdiler. Sonuçta Renault da durur mu, 2016’nın ilk sıcak gelişmesi olarak niteleyebileceğimiz şekilde Lotus’u satın alarak padoğa geri döndü. Jean Alesi ve birçokları onlara podyum şansı vermiyorsa da, 2005’te Alonso’yu parlatan takımın kendileri olduğunu unutmamakta fayda var. Geçen yıl Vettel’i geride bırakan Ricciardo, bu defa Kvyat’ın gerisinde kaldı. Red Bull net bir şekilde çap ve güç kaybetti bu sezon. Gelecek sezon ise onlar için daha karanlık görünüyor, Mercedes haklı olarak hali hazırda en iyi olan motorunu rakibine vermek istemiyor, diğer bir seçenek olan Ferrari ise güncel motoru vermeyeceğini açıkladı. Görece dayanıklı Renault motoruna burun kıvıran takım yönetiminin Honda motorunu da istemeyeceği çıkarımını yaparsak spordan çekilmeleri işten değil.



McLAREN BEKLENTİLERİ YÜKSELTMENİN BEDELİNİ ÖDEDİ

McLaren sezonun en büyük süpriziydi. Sahipleri tarafından yarı yolda bırakılan Manor (Marussia)’nın hemen önünde takımlar şampiyonasında 9. olabildiler ancak. Mercedes ile tüm bağları kopartıp Honda’yı spora geri döndürdükleri bu sezon hiç şüphe yok ki hiç de düşündükleri gibi geçmedi onlar için. İki eski dünya şampiyonu pilota sahip olmalarına rağmen, araçları çoğu yarışta finish dahi göremedi. Honda’nın canavar gibi olduğu izlenimini verdiği motorun, saf hız üretme konusunda oldukça yetersiz olması şöyle dursun, aracın yaşadığı teknik ve dayanıklılık sorunları bir türlü giderilemedi sezon boyunca. Önümüzdeki sezon daha iyi bir noktada olacakları kesin, ancak Hamilton’un üçüncü şampiyonluğuna uzandığı şu zamanlarda, Alonso’nun rekabet edemeyen bir aracı sürmeye bir sezon daha devam etmeyeceği de kesin. 2007’deki hesaplarını kapatmış değiller zira.

VERSTAPPEN: MAX'IMUM RİSK

Eski Formula pilotu Jos Verstappen’in oğlu Max Verstappen, Torro Rosso ile henüz 17 yaşında adımını attığı F1 arenasında kendinden söz ettirmeyi başaracak gibi. Sezon içinde başta Maldonado olmak üzere birçok pilotla takıştı, babasının desteğiyle ve yaşına istinaden pek fazla üzerine gidilmiyor oluşuyla paçayı sıyırmış gibi gözükse de, yazılı olmayan kuralları hiçe sayarak yaptığı riskli hamleler ona antipati kazandırıyor. Mental açıdan olgunlaşırsa, benimsediği riskli sürüş ileride fanlar tarafondan çok tutulabilir.

HABER: Gökhan GÜNÜÇ

ANTALYA ARENA'NIN BİTMEYEN PROBLEMLERİ


Yapımına yaklaşık 3 yıl önce başlanan Antalya Arena Stadı bu seferde zemin sorunuyla gündemde. Süper Ligin ilk haftasında açılması planlanan stad zemin ve çim sorunları nedeniyle açılamamıştı. Güneş enerjisi yöntemiyle güçlendirilen statda Antalyaspor ligin ilk yarısında ancak 5 maç yapabildi.

ARENA BEKLENENİ VERMEDİ

Açıldığı günden beri zemin sorunları nedeniyle Akdeniz Üniversitesi Stadyumunda oynamak zorunda kalan Antalya Spor, Arena da oynadığı karşılaşmalardan; iki beraberlik, bir mağlubiyet ve iki de galibiyet elde etti. Stadyumdan kaynaklı trafik sorunları oluşması nedeniyle, yerel halkın mağdur olması Antalya Arena'yı çözülmesi gereken bir sorun haline geldi.

TUZLASPOR MAÇI AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ STADYUMUNDA..

Çözülemeyen zemin problemleri nedeniyle 11 Ocak'da oynanacak olan Türkiye Kupası, Tuzlaspor-Antalyaspor maçı Akdeniz Üniversitesi Stadyumunda oynanacak. Antalya Arena Stadyumunun sorunlarının ne zaman çözüleceği ise merak konusu.


DÜNYANIN EN BÜYÜK GÜNEŞ ENERJİLİ STADI

Türkiye’nin ilk ve tek güneş enerjili stadı olan Arena, dünyada ki tesisleri geride bırakarak dünyanın en büyük güneş enerjili stadyumu unvanını kazanmış durumda. Türkiye için bir gurur olması gereken stadyumun bu tarz sorunlarla gündemde olması durumun aciliyetini de ortaya koyuyor.

SAKLIKENT'TE KAYAK SEZONU



Saklıkent, Akdeniz Bölgesi'nde Antalya'nın batısındaki Beydağları üzerinde yer alan kayak merkezidir. Antalya kent merkezine 50 km uzaklıktadır. Bu konumu nedeniyle bir günde iki mevsimin birden yaşanabildiği ender yerlerden biri olan Saklıkent'te kar kalınlığı kayak mevsiminde 50-100 santimetredir.

Zirvede 30 santimetreyi bulan kar kalınlığı kayak tesisinin çevresinde yaklaşık 15 santimetreyi buldu. Kaymak için pistlerin henüz hazır olmayan pistlerin, yeni yılın ilk günlerine kadar kayak sporu meraklıları için hazır olması bekleniyor. 

Geçen yıl ilki düzenlenen Saklıkent Kayak Yarışları, kayakseverler tarafından yoğun bir ilgiyle karşılanmıştı. Bu yılda ikincisi düzenlenecek olan yarışlar sezonun açılması için gün sayıyor. 

AKDENİZ BEŞİKTAŞLILAR DERNEĞİ “BİRLİK ve BERABERLİK GECESİ” DÜZENLİYOR

Antalya Akdeniz Beşiktaşlılar Derneği, her sene geleneksel olarak düzenlediği “birlik ve beraberlik” gecelerine bu yıl da devam ediyor. Beşiktaş futbol takımı oyuncu ve personelinin yanı sıra, ülkenin her bölgesinden ziyaretçilerin de katılımıyla gerçekleşecek bu seneki organizasyon, 8 Ocak Cuma günü Kundu Turizm Yolu üzerindeki Aska Lara Resort & Spa’da düzenlenecek.
28 Aralık 2015


Konuyla ilgili bilgisine ulaştığımız dernek başkanı Emre Selçuk, bu türden gecelerin Beşiktaş’ın marka değerini yükselten önemli organizasyonlar olduğuna dikkat çekerken sözlerine şöyle devam etti; “Özellikle Antalya bölgesinde yaşayan Beşiktaşlıları bir arada toplamak için, senede en az bir defa bu tip geceler düzenliyoruz. Bu sene kısmet olursa 8 Ocak’ta düzenleyeceğimiz gece, biraz daha farklı bir gece olacak, daha birlik beraberliği sağlama amaçlı, daha geniş katılımlı olacak öncekilerine nazaran. Futbol takımının buradaki kamp dönemiyle kesişen bir tarihte olduğu için, futbol takımı oyuncu ve personelinin de bu gecede bizlerle beraber olacak olması, ister istemez sadece Antalya bölgesi değil, Antalya dışından da misafirlerimizin ilgisini çekti. Kulübün de desteğiyle, biz Antalya’da güzel şeyler yapmak istiyoruz, yapıyoruz da. Bu bayrak her zaman burada dalgalanmaya devam edecek, bizler de onun için elimizden geleni yapıyoruz.”


 

“ELİMİZİ TAŞIN ALTINA SOKTUK”

8 Ocak’taki gecenin yanı sıra, bu sezona yenilenen yüzüyle giriş yapan ve taraftarın oldukça beğenisini kazanan dernek lokali hakkında da sorduğumuz sorulara içtenlikle yanıt veren başkan Selçuk’un yaşadığı haklı gurur gözlerden kaçmadı; “Sezon olarak üçüncü, yenilenmiş hâliyle ilk sezonumuz bu lokalde. Bu sezon biraz daha taşın altına elimizi soktuk, biraz daha insanları motive ettik, buranın Antalya’ya yakışır bir yer olmasını istedik ve sonucunda şimdiki hâli ortaya çıktı. Ancak bu da yeterli değil, inşallah önümüzdeki dönemlerde daha güzel mekânlara geçeceğiz. Çünkü özellikle derbi müsabakalarında, zaman zaman yetmediği oluyor bize. Sair zamanlarda da aynı şekilde zorlanıyoruz, sıkışıyoruz. Dernek olmanın zorunlu gerekliliği olarak üyelik duygusu yaratmaya çalışırken, dönem dönem yerimiz olmadığı için üye olmayanları maalesef alamıyoruz. Bu da hem bizim için hem de karşı taraf için üzüntüye sebep oluyor ama mecburuz, çünkü yerimiz o kadar. Görece büyük bir yer belki burası ama, neticede kapasitesi belli. İnşallah önümüzdeki dönemlerde daha büyük, daha güzel, işletmesi daha uzun süreli olan bir yere geçiş yaparız. Çünkü burası her ne kadar kağıt üstünde lokal olarak geçse de, bir lokalden ziyâde, maç izleme alanımız bizim. Sadece maçlarda orayı kullanıyoruz, onun dışında kapalı bir mekân.”



“YÖNETİM BAŞARILI”

Lokalin yenilenme sürecinde şu anki yönetim kurulunun da hakkını teslim eden Selçuk, kulüp yönetimden memnun olup olmadığına dair sorduğumuz soruya da; “Yönetimden şahsen memnunum, kendim de hasbelkader bir dernek yöneticisi olarak bu işlerin ne denli zor olduğunu biliyorum. Sizden sürekli başarı isteyen bir kurumun, sportif başarı olmadığı zaman ne yaparsanız yapın fayda etmeyecek bir kurumun başındasınız. Mesela şu anda belki de dünyanın en güzel stadı, tamamen kulübün kendi öz kaynakları ve kulübün kendi imkânlarıyla sağladığı sponsorluklarla yapılıyor. Ama başarı olmadığı zaman siz her zaman bunun arkasında kalırsınız. O nedenle bence şu anki yönetim o açıdan bana göre başarılıdır. Bir de ben görevim dolayısıyla daha evvelki yönetimlerin dönemlerini de az çok bildiğim için, kulüp nezdinde daha önceki dönemin yöneticileriyle diyaloğum olduğu için, Beşiktaş’ın gerçekten çok büyük borçlar altında olduğunu biliyorum. Yanlış anlaşılma olmasın, kimseyi övmek ya da yermek için söylemiyorum, daha önceki yönetimler de mutlaka ellerinden geleni yapmışlardır ama sonuç olarak bir şekilde yanlış yönetimler neticesinde kulüp böyle bir borç altına girmişti. Yine ben bir şekilde de bu borçların çok büyük bir kısmının kapatıldığını da biliyorum, en son gittiğimiz mali genel kurulda da ibraz edildi bu zaten. Dolayısıyla sportif açıdan değilse bile, ekonomik açıdan baktığınız zaman iyi yönetilmiş bir kulüp görüyorum Beşiktaş’a bakınca. Önümüzdeki Mayıs ayında zaten biliyorsunuz seçimli bir genel kurulumuz var, bu orada takdir edilecek veya edilmeyecektir. Yeni yönetimler oluşacaktır, buna Beşiktaş’ın kendi delegeleri karar verecektir. Kendi adıma Fikret Orman yönetimi son iki dönemde mali yönden kulübü iyi idare etmiştir ama bunun yanından istenen sportif başarı gelmediği için mutlaka bazı eleştiriler de olacaktır.” şeklinde yanıt verdi.
 

YENİLENEN DERNEK LOKALİNİN SON HALİ;











HABER: Gökhan GÜNÜÇ

ATİK VE OCAK AYI ETKİNLİKLERİ

   Antalya Tenis İhtisas ve Spor Kulübü 2003 yılında performans takımlarını antrenman yaptırmak ve tenisi Antalya genelinde daha geniş kitlelerle buluşturmak amacı ile kurulmuştur. Tesiste 5 tenis kortu, 1 mini kort, sosyal hizmetlerin sunulduğu bina, idari ve antrenör ofisleri bulunmaktadır.

   ATİK-SEM’in hizmet ettiği bölümler: Performans tenis takımları, Tenis okulu, Yetenek taraması kursu
   Performans tenis takımları; işlevi çok önemli olan bu tesisde sunulan hizmetler sonucunda atik markasına birçok turnuvada elde edilmesi çok zor başarılar kazandırmıştır.
   Tenis okulu; tenis eğitimini yıl boyunca daha eğlenceli bir ortamda hobi amaçlı olarak devam ettirmek isteyen yetişkin ve çocuklar için yapılan program.
   Yetenek taraması kursu; Antalya valiliği ile beraber düzenlenen ve her yıl farklı zamanlarda ücretsiz olarak yaklaşık 250 öğrencinin katılımı yapılmaktadır.

   ATİK OCAK AYI ETKİNLİKLERİ

   Birçok etkinliğin yapılabildiği tesiste ocak ayı için yapılan program aşağıdaki inceleyebileceğiniz tablo dahilinde yapılacaktır.

2015'E ZAFERLE VEDA ETTİLER




Antalya Masa Tenisi Federasyon Temsilciliğine bağlı  Antalya Masa Tenisi merkezi 2015 yılına veda turnuvası düzenledi. 27 Aralık 2015 Pazar günü Point Bowling Masa Tenisi Salonunda gerçekleşen müsabaka renkli ve eğlenceli görüntülere imza attı. Akdeniz Veteran Masa Tenisi takımı şampiyonluklarını pasta keserek doyasıya kutladılar. Turnuvaya çok sayıda veteran ve genç masa tenisi sporcusu katıldı.


Uluslararası Masa Tenisi (ITTF) Kurallarının uygulandığı ve ilk 4 dereceye girecek oyunculara madalya verildiği turnuvada 2015 yılını şampiyonlukla bitiren Ruknettin Öztürk oldu. Geçen ay ki turnuvada çıkış yapan Yalçın Can ikinci Türker Kan üçüncü Atilla Serbest ise dördüncü oldu.  Consolation birincisi de Alpay Ergun olarak yılı madalya ile kapattı.





HER MEVSİM YAMAÇ PARAŞÜTÜ

Türkiye’de yamaç paraşütçülüğü hızla gelişiyor. 1980'lerin başında birkaç yenilikçinin girişimiyle başlanan bu spor günümüzde hemen hemen her bölgede yapılabilmektedir.Turizm merkezi Antalya'da bu gelişime ayak uyduran önemli yerlerden biri olarak kabul ediliyor. Birçok ilçesinde yapılabilen yamaç paraşütü hem yerli hem de yabancı turislerin büyük ilgisini çekiyor.

Girmiş bulunduğumuz kış mevsimi de Antalya'da ki yamaç paraşütçüler için bir engel teşkil emiyor. Türkiye'de bir çok yer kar ve soğuk havanın etkisindeyken Antalya'nın Kemer ilçesinde vatandaşlar sıcak havanın keyfini yamaç paraşütü ile çıkarıyor.

Hava durumu verilerine göre ilçede hava sıcaklığı 15 dereceye ulaştı.Hem yerli hem de yabancı turistler yamaç paraşütçülerinin atlayışlarına büyük ilgi gösterdi ve bü görsel şölenin tadını çıkardı.


2 Ocak 2016 Cumartesi

METS GENÇLİK SPOR KULÜBÜ VE KARATERAPİ


   Mets gençlik spor kulübü Antalya’nın ilk karate antrenörlerinden SHAOLİN KARATE okulunun kurucusu Metin Demir’in oğlu Yunus Demir tarafından kurulmuştur. Metin Demir Gençlik Spor Kulübü yönetim kurulu başkanı Yunus Demir kulübü şöyle anlatmaktadır: “Beklentilerin ötesinde bir hizmet anlayışı ile gençlere, çocuklara ve her kesimden insanlara sporu sevdirmek amacı ile kurulmuş olup, ayrıca spor ve beden eğitimi bilincini geliştirerek bilinçli ve sağlıklı spor yapmalarını sağlamaktır. Çağı yakalayan, hayata artı değer katan, kendinizi iyi hissettiren dingin dinamik ve enerji dolu bir spor kulübüyüz.”


   Yunus Demir Mets Gençlik Spor Kulübü yönetim kurulu başkanı, karate sporu demir’e babadan kalma mirastır. Türk karatesinin ilklerinden olan babası Metin Demir Antalya karatesinin kurucularındandır. Yunus demir profesyonel olarak 18 yıldır karate yapmaktadır. Ulusal ve uluslar arası birçok turnuvaya ferdi ve takım olarak katılmış bir milli sporcudur. 8 yıldır antrenörlük yapan Demir çok daha profesyonel bir şekilde spor kulübü yöneticiliği ve antrenörlüğüyle işine devam etmektedir.

   Karaterapi: Yunus Demir karaterapiyi şöyle açıklıyor: “Çocuk psikolojisini ele alan bir dal. Çocukların psikolojik ve sosyal sorunlarını sportif terapi yöntemiyle çözme sistemidir. Çocukların gözüyle oyun ağırlıklı olan karaterapide asıl hedef çocukla aile arasında köprü oluşturmaktır.
   Karaterapinin çocuklar üzerindeki etkileri: Beyin, beden koordinasyonu gelişir mücadeleci bir yapı oluşur. Özgüveni yüksek bir birey olarak yetişir. Olay ve durumlara karşı dikkat ve yoğunlaşma becerileri gelişir. Programlı olmayı öğrenir ve disiplin anlayışı kazanır. Kendiyle barışık sağlıklı pozitif bir birey olarak yetişir. Toplumsal duyguları gelişir.

1 Ocak 2016 Cuma

LARA OLUŞUM SPOR KULÜBÜ

LARA OLUŞUM SPOR KULÜBÜ

    Lara oluşum spor kulübü 2010 yılında kuruldu. Basketbol ve voleybol ana branşlar olmak üzere yüzme, kano gibi branşlarda da faaliyet göstermektedir. Basketbol ve voleybol takımlarının antrenmanları lara bölgesinde Muratpaşa Belediyesi’nin arkasındaki Vali Hüsnü Tuğlu ilköğretim okulu kapalı spor salonunda gerçekleşmektedir.



   Bütün branşlardaki takımlarıyla Antalya’da yerel düzeyde, Türkiye’de ulusal düzeyde turnuvalara katılmaktadır. Bununla birlikte sömestr ve yaz tatillerinde spor kulübü öğrencilerine gençlik kampları düzenleyerek öğrencilerin tatil zamanlarında spor ve eğlenceli aktiviteler yaparak ders stresinden uzaklaşmasını ve iyi zaman geçirmesini sağlamaktadır.



   Lara oluşum spor kulübü antrenörleri Şevket Çınar ve Atila Özöğretmen uzun yıllar beraber antrenörlük yapmış, ve ulusal düzeyde birçok başarı kazanmışlardır. Şevket Çınar Antalyaspor, DSİ spor, Muratpaşa ve Kepez belediye takımlarında basketbol oynadıktan sonra ilk antrenörlük deneyimine Kepez Belediye’sinde başladı. 2009-2010 yıllarında Antalya Büyükşehir Belediyespor A takımında 1. ligde Atlar Tunçkol’un yardımcı antrenörlüğünüde yaptı. Atila Özöğretmen ilk antrenörlük deneyimine Antalya Palmiyespor’da başladı. 2009- 2010 yıllarında Şevket Çınar’ın yardımcı antrenörlüğünü yaptı.